Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi 16.03.2016 tarihinde Sanık …. ‘nın nitelikli cinsel saldırı suçundan 2016/504 E. ve 2016/64 K. sayılı kararı ile TCK.’nın 102/2, 102/5, 53, 58 ve 63. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Hükmün temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 14. Ceza Dairesi 06.03.2017 tarihinde 2017/9013 E., 2017/1148 Sayılı kararı ile oyçokluğuyla mahkumiyet hükmünün “ONANMASINA” karar verdi. Böylece karar kesinleşmiş oldu.

Yargıtay C.Başsavcılığı ise onama kararına karşı 14.04.2017 tarihinde; “Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca düzenlenen 02.01.2014 gün ve 2014/2 Sayılı iddianame ile sanığın olay günü müştekiyi zorla soyundurup elleriyle göğüslerini okşadığı ve yine cinsel organını zorla müştekinin cinsel organına sürttüğünden bahisle TCK’nun 102/1. maddesine uyan basit cinsel saldırı suçundan dava açılmıştır. Sanığın mağdurenin cinsel organına parmak soktuğuna dair bir anlatıma ve sevk maddesine iddianamede yer verilmemiştir. İddianamede anlatılan olayın dışına çıkılarak hüküm kurulmuş olması sebebiyle CMK’.nın 225/1. maddesine muhalefet edildiği kanaatine varılmıştır” düşüncesiyle CMK.’nın 308. Maddesi uyarınca Sanık lehine itiraz kanun yoluna başvurmuştur.

CMK.’nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 14. Ceza Dairesi itiraz nedenlerini yerinde görmeyince dosyayı gönderdiği Yargıtay Ceza Genel Kurulu 13.03.2018 tarihinde 2017/14-902 E. 2018/97 K. sayılı kararı ve ;

“…iddianame ile kamu davası açılırken, sevk maddelerinin “TCK’nun 102/1, 102/3-a ve 102/5” olarak gösterildiği ve suçun basit cinsel saldırı ve nitelikli cinsel saldırı olarak adlandırıldığı, Kayseri Ağır Ceza Mahkemesince ek savunma hakkı tanınan sanığın, TCK’nun 102/2 ve 102/5. maddelerinde düzenlenen ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçundan mahkûmiyetine karar verildiği, anlaşılmaktadır…. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamede fiilin “zorla soyundurduğu ve zorla elleri ile müştekinin göğüslerini okşadığı ve yine zorla cinsel organı ile müştekinin cinsel organına sürttüğü” şeklinde anlatılması ve iddianame içeriğinde vücuda organ veya sair bir cisim sokma suretiyle nitelikli cinsel saldırı suçunu oluşturabilecek açık bir anlatıma yer verilmemesi karşısında; sanık hakkında vücuda organ veya sair bir cisim sokma suretiyle nitelikli cinsel saldırı suçundan açılmış bir dava bulunmadığı kabul edilmelidir.” şeklindeki gerekçe ile

-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı CMK.’nın 308.maddesi uyarınca yaptığı itirazının KABULÜNE,

-Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 06.03.2017 gün ve 9013-1148 Sayılı Sanık … hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün ONANMASINA DAİR KARARININ KALDIRILMASINA,

-Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’nin 16.03.2016 gün ve 504-64 sayılı, sanık … hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık hakkında açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulması isabetsizliğinden BOZULMASINA,

-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabul edilerek Özel Daire onama kararının sanık … hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü yönünden kaldırılıp yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi sebebiyle bu suça dair cezasının İNFAZININ DURDURULMASINA ve TAHLİYESİNE, başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde derhal salıverilmesi için yazı yazılmasına, karar verdi.

Eğer bir yakınınız hak etmediği halde veya hak ettiğinden fazla ceza aldıysa cezası onanarak kesinleşse dahi mümkünse olağanüstü kanun yollarına hakim bir ceza avukatından da destek alarak Yargıtay C. Başsavcılığı’na CMK.’nın 308. Maddesi uyarınca itirazda bulunması için başvuruda bulunabilirsiniz.

Özgürlüğünüz değerlidir.