Tekirdağ (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi 29/03/2011 tarih ve 2011/219 Sayılı kararı ile Sanık …’un güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılmasına karar verdi. Sanık avukatı tarafından temyiz edilen mahkumiyet hükmü Yargıtay 23. Ceza Dairesi tarafından 17/09/2015 tarihinde onanarak kesinleşti.

Kararın kesinleşmesinden sonra hükümlü müdafi yargılamanın yenilenmesi talebinde bulundu ise de talep Tekirdağ 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 27/01/2016 tarihli ek kararı ile reddedildi. Hükümlü vekili red kararına da itiraz etti ancak Tekirdağ 1. Ağır Ceza Mahkemesi 23/02/2016 tarihli kararı ile itirazı kesin olarak reddetti.

Hükümlü vekili bu defa CMK.’nın 309. Maddesi uyarınca Tekirdağ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin red kararına karşı Adalet Bakanlığı’na kanun yararına bozma başvurusunda bulundu.

Adalet Bakanlığı C.İ.G.M 24/06/2016 tarihinde özetle sanığın, kararın kesinleşmesinden sonra mahkemeye ibraz ettiği …Hastanesinin 02/02/2016 tarihli adli raporunda sanığın bipolar bozukluk ve kısmi remisyonda olduğunun tespit edildiği, işbu rapora istinaden sanığın Tekirdağ 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 19/02/2016 tarihli ilamı ile vesayet altına alındığının belirtilmesi karşısında, 5237 Sayılı TCK.’nın 32. maddesi gereğince akıl hastalığı sebebiyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığının veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığının Adli Tıp Kurumunca tespiti lüzumunun bulunması nedeniyle, yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüne karar verilerek bu yönde rapor alınması gerektiğinden bahisle kanun yararına bozma talebinde bulundu.

Talebi yerinde gören Yargıtay 23. Ceza Dairesi 24.11.2016 tarihinde 2016/10045 K. Sayılı kararı ile Tekirdağ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 23/02/2016 tarihli red kararının 5271 Sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA karar verdi.

Sonuç olarak hükümlü yeniden yargılanacak, muhtemelen bu kez hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilecek.

Yukarıda yer verilen emsal karar hukukta başvurulabilecek pek çok kanun yolu olduğunu, mahkumiyet kararı kesinleşen sanıkların umutsuzluğa kapılmadan iyi bir ceza avukatı edinerek hukuk mücadelelerini sürdürmeleri gerektiğini göstermektedir. Oldukça ağır cezalara mahkum edilip mahkumiyeti onanarak kesinleşen binlerce hükümlü belki de bu tür kanun yollarından bihaber olduğu için mağduriyetini kanıtlayamamakta, yok yere hapis yatmaktadır.

Ekran Resmi 2015-09-30 13.45.30