CİNSEL SALDIRIDAN 11 YIL CEZA ALAN SANIK YARGITAY C. SAVCILIĞININ CMK. 308 İTİRAZI İLE KURTULDU.

Siirt Ağır Ceza Mahkemesi 17.04.2013 tarihli kararı ile Sanık A. K.’nın bir dönem yanında çalışan Mağdure Ç. Y.’ye cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesi ile 10 yıl 11 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Mahkumiyet hükmünün sanık müdafi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 14. Ceza Dairesi 16.04.2014 tarihinde kararın düzeltilerek onanmasına karar verdi ve böylece Sanık A.K. hakkında 10 yıl 11 ay 7 günlük hapis cezası kesinleşmiş oldu.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 25.06.2014 tarihinde sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesinin ve Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin söz konusu hükmün düzeltilerek onanmasının hatalı olduğu görüşü ile CMK 308 uyarınca itiraz kanun yoluna başvurarak sanık hakkındaki onama kararının kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar verilmesi talebinde bulundu.

CMK’nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay Ceza Genel Kurulu 10.03.2015 tarihinde sanığın cinsel saldırı suçundan cezalandırılmasına ilişkin yerel mahkeme hükmü ile bu hükmü onayan Özel Daire kararının isabetsiz olduğu gerekçesi ile

1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

2-Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 16.04.2014 tarihli düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,

3- Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 17.04.2013 tarihli hükmünün sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,

4- Sanığın tutuklu bulunduğu bu suçtan TAHLİYESİNE, başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı takdirde derhal salıverilmesinin temini için YAZI YAZILMASINA karar verdi.

Yargıtay C. Başsavcılığı’nın Yargıtay’ın onama ve bozma kararlarına karşı re’sen veya istem üzerine (örneğin sanık müdafinin talebi ile) CMK 308 uyarınca itirazda bulunma hakkı vardır. Sanık lehine itirazda süre sınırı yoktur. Yani 5 yıldır hapis yatan veya firari olan hükümlü adına da başvuruda bulunarak hükümlünün tahliyesi veya henüz cezaevine girmedi ise cezasının infazının iptali sağlanabilir.

Kanuni dayanağı ve uygulamada yüzlerce örneği bulunan bu olağanüstü kanun yolundan bihaber olan, temyizde onamadan sonra yapılabilecek hiçbir şey olmadığını söyleyen birçok “hukukçu” olduğunu vatandaşlarımızdan duymaktayım. Kanunlar avukattan avukata değişmez. Bu tarz kararların artması için öncelikle toplumda bu kanun yolunun bilinirliğinin artması gerekmektedir. Daha fazla bilgi için web sitemizde yer alan diğer makalelerimizi incelemeniz tavsiye olunur.

Ekran Resmi 2015-09-30 13.45.30