Cinsel suçlarla ilgili mahkumiyet kararı verilmiş yüzlerce dosyada karşı tarafın (mağdurun veya ailesinin) şikayetten vazgeçme dilekçesi vermiş olduğunu fark etmekteyim. Müvekkillerin bir çoğu önceki avukatlarının yönlendirmesi doğrultusunda karşı tarafın bu tür bir dilekçe vermesini temin ettiklerini, dilekçede mağdurun suça konu olayı uydurduğu/iftira attığı kabul edildiği ve şikayetten vazgeçildiği halde neden ceza aldıklarını bilmediklerini ifade etmektedirler. Onlara mahkum edilmelerinin sebeplerinden birinin de bu dilekçe olduğunu söylediğimde ise şaşırmaktadırlar.

Ciddi nitelikteki cinsel suçlar yani; TCK. 102/2 Nitelikli Cinsel Saldırı, TCK.103/1 Çocuğun basit cinsel istismarı ve TCK. 103/2 Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçları istisnai 2 hal (TCK. 102/2-2. cümle Nitelikli cinsel saldırının resmi nikahlı eşe karşı işlenmesi ve TCK 103/1-son cümle sarkıntılık düzeyinde kalmış basit cinsel istismar suçunda failin yani suçu işleyenin de çocuk olması hali) dışında zaten şikayete bağlı değildir. Dolayısıyla cinsel suçlarda karşı tarafın şikayetten vazgeçme dilekçesi vermesinin hatta içeriğinde kullanılan lehinize ifadelerin size hukuken hiçbir faydası olmayacaktır. Aksine bu durum mahkemenin aleyhinize kanaat edinmesine, mahkumiyetinize karar vermesine sebep olacaktır.

Neden mi?

Öncelikle cinsel suçlarda mahkemeye sunulan şikayetten vazgeçme dilekçelerinin bir avukatın elinden çıktığı, imzalayanların iradesini yansıtmadığı dilekçenin her yerinden anlaşılmaktadır. Dilekçenin bilgisayarda hukuki-ağır terimlerle yazılması (şikayetten vazgeçme zarureti hasıl olmuştur, mahkemenizin şu sayılı dosyasında katılan sıfatını haiziz, mağdurenin anne babasıyız ve sair dilekçedeki hemen her cümle), mağdureye ve anne babasına imza açılarak basit karalamadan ibaret (öyle bir dilekçeyi hazırlayacak eğitime sahip olmadıklarını gösterir şekilde) imzalarını atmalarının sağlanması gibi.

Yine sandığınızın aksine ceza mahkemeleri cinsel suçlarda bu tür dilekçelerle yüzlerce kez karşılaşmaktadır. Makalenin ilk paragrafında belirttiğim sebeple şikayetten vazgeçme dilekçesi verilmesi zaten hukuken hiçbir şey ifade etmediği (ve hazırlayanın-hazırlatanın bilgisizliğini gösterdiği) gibi dilekçedeki lehinize ifadeler de aleyhinize kanaat oluşturacaktır. Yani verilmesinin lehinize olduğunu düşündüğünüz belki de temin edebilmek için oldukça yanlış şekilde; bir sürü para harcadığınız, yakınlarınızın mağdurenin ailesine yalvarmasını ya da onları tehdit etmelerini göze aldığınız bu şikayetten vazgeçme dilekçesi sizin için TAM TERSİ YÖNDE bir etki doğuracak, mahkumiyet sebeplerinizden biri olacaktır.

Şikayetten vazgeçme dilekçesiMağdurun/ailesinin bu dilekçeyi sanığın yakınlarının para vermesi, yalvarması, psikolojik baskı-tehdit uygulaması ve sair iradeleri dışında bir sebeple verdiğini deyim yerindeyse HAYKIRMAKTADIR. Özetle mağdurun şikayetten vazgeçme dilekçesi vermesi her halukârda aleyhinizedir. Peki karşı yanın yani mağdur ve ailesinin insafa gelip de suçsuzluğunuzu kanıtlamanızda size yardımcı olmak istemesi faydanıza olmaz mı? Tabii ki ancak asla bu şekilde değil.

Özgürlüğünüz değerlidir.